Yerden Isıtma ile Konfor Farkını Hissedin
Yerden ısıtma 1980 yılından beri Türkiye’de kullanımı giderek artan bir ısı sistemidir. İster konutlarda ister iş yerlerinde rahatlıkla kullanılır. Hastaneler, okullar, yüzme havuzları ve hamamlar gibi pek çok alanda özelikle tercih edilir. Çünkü enerji verimliliği sağlar. Güvenlik bakımından da avantajlıdır. Bir iç mekanın ısı kontrolünü sağlarken ısı dağılımının homojen olması çok önemlidir. Isının birikmeden belli sıcaklık aralığında çalışması hem ekonomik hem de verimlidir.
Pek çok yöntem arasından bu uygulamanın tercih edilmesinde bütün yaşam alanına etki etmesi, özellikle 35-55 su sıcaklığı ile çalışması cazip gelir. Çünkü radyatör sistemlerinde su sıcaklığı ortalama en az 70 ila 80 °C arasındadır. Bu, sadece ısı maliyetleri için değil, sürdürülebilir çevre anlayışı için de çok önemlidir. Düşük sıcaklıklarla konforlu bir alan sağlar. Geleneksel yöntemlerin aksine ısı kaybı en minimize şekildedir. Bunun da anlamı düşük karbon emisyonu ve daha az enerji tüketimidir.
Bu etkenlerin yanında görsel olarak radyatörler gibi ortada görünen bir yapısı yoktur. Bulunduğunuz mekanın hiçbir şekilde görüntüsü bozulmaz. Çünkü alttan kaplamadır ve bütün zemin döşemeleriyle uyumludur. Kullanılan mekanda hiçbir şekilde alan kaybına sebep olmadığı için diğer sistemler gibi alanı da daraltmaz.
Yerden Isıtma Kaç Şekilde Yapılır?
Pek çok insanın aklında bu yöntemde kullanılan ısı kaynağının nasıl olduğuna dair soru vardır. Bu soruyu cevaplarken uygulamanın yapılış şekline değinmek gerekir. Yerden ısıtma sistemleri pek çok çeşitte kullanılabilir. Fakat ülkemizde en fazla tercih edilen iki şekil vardır:
- Sulu alttan ısıtma
- Kablolu alttan ısıtma
Sulu sistemde amaç boruları kullanarak suyun, sistemin döşendiği tüm yüzeylerde dolaşmasını sağlamaktır. Bunun için de suyun ısı seviyesinin 30 ila 50 °C olması yeterlidir. Zemine PE-RT, PE-Xc, PE-X ve PE-Xb özellikte boru döşenir. Bu borularda dolaşan su, düşük sıcaklıkta olduğu için insan vücuduna zarar vermez. Aynı zamanda sıcaklığın düşük olması sayesinde fazla enerji de harcanmamış olur. En önemli özelliği de mekan havalandırılması sırasında ısının kaybolmamasıdır.
Kablolu sistemde ise zemine ısıtma materyalleri döşenir. Isıtma kablolar sayesinde sağlanır. Bu kabloların zemine yerleştirilmesi sırasında da katmanlar oluşturulur. Alüminyum levha ve plastik köpük bu katmanlardan ikisidir. Bu yöntemin en büyük avantajı, oldukça ekonomik olmasıdır. Sıcaklık ayarının istendiği zaman değiştirilmesi de kullanıcıların bu yöntemi daha fazla tercih etmesine sebep olur. Yapısındaki wireless termostatik ünite sayesinde sıcaklık ayarı istendiği gibi ayarlanabilir. Hatta gece ve gündüz ayarı, hafta sonu ile hafta içi ayarı farklı tercih edilebilir.
Yerden Isıtma Nasıl Kullanılır?
Isıtma şekline göre döşeme yapıldıktan sonra zeminin üzerine şap atılır. Ardından da zemin yüzeyi ne ile kaplanacaksa onunla döşenir. Bu tercih fayans veya seramik olabilir, hatta parke veya mermer olabilir. Hiç fark etmez. Bütün zemin kaplamaları için uygun ve uyumlu bir yöntemdir. Fakat özellikle mermer ve seramik kendi yapısal özelliği sebebiyle ısıyı daha iyi iletir.
Kablolu sistem yani, elektrikli yerden ısıtma olarak bilinen çeşit, termostatik ünitelerle ısı kontrolü sağlar. Metrekare başına düşen enerji kullanımı 80 ila 240 watt’tır. Zeminin altına elektrik ızgarası döşenir. Kablolar sayesinde de ısınma gerçekleşir. Sulu ısıtma yönteminde ise zemine su borusu yerleştirilir. Borulardan su gezinirken mekan da ısınmış olur.
Yerden Isıtma Avantajlı Mı?
Yerden ısıtma günümüzde en verimli ısıtma yöntemi olarak tavsiye edilir. Bu yöntemin popüler hale gelmesinde kullanıcılar için sağladığı pek çok avantajın etkisi vardır. Bunlardan birkaçını şöyle sıralayabiliriz:
- Bu çeşit ısıtma eğer kaliteli malzemelerle yapıldıysa uzun ömürlü bir kullanıma sahiptir. Sık sık yenileme gerektirmez. Tamir ihtiyacı ve parça değişimi görülmez.
- Özellikle yakıt tüketimi düşük maliyetlidir.
- Enerji verimliliği sağlar.
- Düşük sıcaklıklarda bütün mekanın aynı derecede ısınmasını gerçekleştirir.
- Geleneksel yöntemlere göre havayı kurutmaz. Toz partiküllerinin dolaşımını arttırmaz.
- Isı kaybı görülmez. Mekan havalandırması yapılsa bile ısı kaybı hissedilmeyecek derecede düşük olur.
- Dengeli ısı dağılımı sayesinde sıcak veyahut soğuk noktalar görülmez.
- Fosil yakıtlara olan kullanımı azaltır. Çevre dostu enerji kaynaklarıyla da uyumludur.
- Sessiz çalışır.
- Havadaki nem dengesi her daim korunur. Bu da mekanın hava kalitesini arttırıcı bir etkiye sahiptir.
- Özellikle küçük mekanlarda alan genişliğine katkı sunar. Mobilya yerleştirirken radyatör gibi geleneksel yöntemlerde yaşanan sıkıntı görülmez.
Yerden Isıtma İdeal Bir Çözüm Mü?
Isıtma yöntemlerini araştıranların aklına takılan pek çok soru olabilir:
- Bu yöntem soğuk şehirlerde kullanılsa işe yarar mı?
- Kireçli su ısınmaya engel olur mu?
- Yerdeki tozları kaldırıp mekanın havasını kirletir mi?
- Radyatör mü daha iyi ısıtır, alttan ısıtma mı?
- Faturalar yüksek gelir mi?
Bu ve benzer soruların cevaplarını araştıran kullanıcılar, olumlu yanıtlar alır. Bu yöntemin geleneksel yöntemlere göre avantajlı olduğunu görünce tercihlerini bu yönde kullanırlar. İdeal koşullar içinde ortalama zemin sıcaklığı 24 °C olmalıdır. Zaten uluslararası standartlar gereği de zemin bu yöntemlerle en fazla 26 °C olabilir. Ayrıca bu sıcaklık oranında tozun yerden yükselmesi söz konusu değildir.
Kireçli su olması durumunda da bizim gibi işini en kaliteli şekilde yapan firmalar bunu göz önünde bulundurarak çözüm üretir. Çalışma esnasında herhangi bir sorun oluşmaz. Enerji verimliliği sağlayan bu yöntemde faturalar da yüksek gelmez. O yüzden popülerliği artan bir yöntem kullanıcıların karşısında ideal bir çözüm olarak durur.
Yerden Isıtma Sonradan Yapılsa Olur Mu?
Yerden ısıtma sistemleri ister mekan ilk tasarlanırken proje içinde gerçekleştirilebilir ister sonradan ilave edilerek yapılabilir. Zaten kablolu sistem uygulama gereği sonradan döşemeye elverişli ve kolay bir tercihtir. Bu sebeple de yoğunluklu olarak tercih edilir.